© 2015 zornefes
AKCİĞER KANSERİ
Akciğer kanseri tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de gittikçe artan bir sıklığa sahiptir. Tüm kanserler arasında birinci ölüm nedenidir. ABD de 1950 den itibaren erkeklerde, 1980 sonrası kadınlarda kanserden ölümlerin ilk sıradaki nedenidir.
Tütün dumanına maruziyet akciğer kanserinin gelişimi için en önemli risk faktörüdür. Akciğer kanseri tanısı konan hastaların yaklaşık % 80-90'nı sigara kullanmaktadır ya da daha önce kullanmıştır. Tütün dumanı ile akciğer kanseri arasındaki ilişki 1950 yılında yapılan epidemiyolojik çalışmalarla açıkça gösterilmiştir. Akciğer kanseri riski tütün maruziyeti miktarı ve süresinin artması ile artmakta, tütün kullanılmaması ile azalmaktadır. Örneğin ABD de hiç sigara içmeyenlerde akciğer kanseri gelişme riski % 1 in altındayken, ömür boyu tütün kullananlarda bu oran %15-30 a kadar yükselmektedir. Sigarayı bıraktıktan 15 yıl sonra akciğer kanseri gelişme riski %80-90 azalmakla birlikte yinede sigara içmeyen birine göre yüksektir.
Ayrıca radon gazına maruz kalmakta sigaradan sonraki ikinci bilinen risk faktörüdür. Yine asbest maruziyeti,kirli hava kanser riskini arttıran faktörlerdir.
Akciğer kanserinin oluş mekanizması tam olarak anlaşılmamakla birlikte çok basamaklı bir süreçtir.. Hastaların çoğunda solunum yollarının kanserojen dediğimiz kanser yapıcı maddelerle uzun süreli bir teması söz konusudur.Benzer patolojik değişiklikler normal tütün kullanan kişilerin solunum yollarında da kısmen görülebiliyor. Çeşitli genetik anomaliler, virüsler suçlanmakla birlikte kesin oluş şekli tam olarak bilinmemektedir.
Akciğer kanserinin 4 hücre tipi( Adenokarsinom,skuamöz hücreli karsinom,küçük hücreli karsinom,büyük hücreli karsinom) olmakla birlikte günlük pratikte tedavi açısından küçük hücreli ve küçük hücreli dışı olmak üzere ikiye ayrılır.
Akciğer kanseri olan hastadaki şikayetler ve belirtiler tümörün büyümesine ve yayılma durumuna bağlı olarak değişir. En sık görülen belirtiler kilo kaybı, nefes darlığı, göğüs ağrısı, balgamda kan gelmesi, kemik ağrısı, ateş yutma güçlüğü ve göğüste hırıltı gibi diğer akciğer hastalıklarında da görülebilen belirtiler görülür. Bu belirtiler kansere özgü değildir.
AKCİĞER KANSERİ TEŞHİSİ VE TEDAVİSİ
HASTALIĞIN TEŞHİS VE TEDAVİSİ
Hastalığın teşhisi kanserden şüphelenildiğinde akciğer grafisi çekilmesi ile başlar.Film de şüpheli bir imaj görüldüğünde akciğer tomografisi çekilerek kısmen lezyon üç boyutlu görülmeye çalışılır.Tomografide kanseri düşündüren özellikler varsa ve merkezde ise bronkoskopi dediğimiz ışıklı bir kamera sistemi ile hasta olan bölgeye ulaşılarak o bölgeden sıvı ve doku biyopsisi alınarak patolojiye gönderilir. Eğer kitle göğüs duvarına yakınsa göğüs duvarından tomografi veya ultrasonografi kontrolü altında biyopsi iğnesi ile örnek alınarak patolojiye gönderilir.Kitle trakea dediğimiz soluk borusu çevresinde veya lenfadenopati dediğimiz lenf bezleri şeklindeyse mediastinoskopi dediğimiz özel bir kamera sistemi ile göğüs kemiği bölgesinden küçük bir operasyonla girilerek örnek alınıp patolojiye gönderilir. Yaşlılık veya kalp problemi gibi biyopsi almaya engel bir durum varsa yada diğer yöntemlerle sonuç alınamazsa, hastalık tanı konulmuşsa diğer organlara yayılıp yayılmadığını anlamak için PET-CT dediğimiz özel bir tetkik yöntemiyle % 90 dogrulukla tümör tanısı konulabilir. Bu yöntemde % 10 vakada iltihap ve sarkoidoz benzeri bazı kronik iltihabi durumlarda da yanlışlıkla pozitif çıkabilir.
Küçük hücreli akciğer kanserinin tedavisinde birinci evre dışında kemoterapi ve radyoterapi tedavisi uygulanabilir. Birinci evrede cerrahi operasyon uygulanabilir.
Küçük hücreli dışında asıl tedavi hastalığı erken devrede yakalayıp tümörün cerrahi olarak çıkarılmasıdır. Evre 1,evre 2 ve evre 3 ün bir kısmında da cerrahi operasyon uygulanabilir. Evre 2,evre 3 te cerrahi operasyon ve kemoterapi, evre 4 de sadece kemoterapi ve bazen de radyoterapi uygulanır. Bazı kemik tutulumuna bağlı şiddetli ağrı ve soluk borusuna baskıya bağlı nefes darlıklarında hastayı rahatlatmak amaçlı radyoterapi uygulanabilir.
Akciğer kanserinde temel amaç hastalığı erken dönemde yakalayarak cerrahi operasyonla tümörü yok ederek yaşam süresini uzatmaktır
İ